23 Aralık 2011 Cuma

Mercimek..

Öyle böyle bir yoğunluk yok şu günlerde başımda..Müşterilere yetişemiyorum,hem ziyaretler hem şube derken kendimden geçiyorum akşama doğru..Bu sebepten gün içinde Deren'i sormak için annemi dahi zor arayabiliyorum..Geçen hafta yine böyle yoğun günlerden birinde ısrarla çalan telefonumun sesinden önemli birşey olduğunu anladım..Arayan annem..

''Aslı Deren'in dişi çıkmış''

Ne!!diş mi..doktor demişti ki daha diş belirtisi yok????

Delirdim tabii ki sevinçten :) Diğer yandan da çok üzüldüm..Yavrum demek ki bu yüzden sürekli uyuklayıp oramı buramı kemiriyordu,cırcır durumları şiddetle devam ediyordu tüm muz kürlerimize rağmen :( ve ben hiçbirşey anlamadım..Öküz Aslı...hiç mi kontrol etmezsin,doktorun dediğine bu kadar mı güvenirsin..

Uzun lafın kısası minik bir prinç tanesi şu an derenin alt damağına konmuş durumda :) kaşıkta hafif tık tık sesleri,parmağımda tatlı bir acı :) artık o minicik mağaranın içine kar yağmaya başlayacak..ufaktan ufaktan..canım yavrum büyüyorsun gözümün önünde,koştururcasına..anan da çalışıyo ki ilerde sen daha güzel bir hayat yaşa,iyi okullara git,güzel,faydalı bir insan ol diye...seni bir seviyom bir seviyom anlatamam :)

Hiç yorum yok: